'Samet hoca geldi uyuşamadık'

'Samet hoca geldi uyuşamadık'

Atınç Nukan, Türkiye Futbol Federasyonu'nun (TFF) aylık dergisi olan Tam Saha'ya açıklamalarda bulundu.

Redbull Leipzig Takımı’nda formaya giyen milli oyuncu Atınç Nukan, o dönemde Beşiktaş’ı çalıştıran Mustafa Denizli’nin kendisini A takıma almasından sonra bir anda hayallerinin gerçek olduğunu belirtti.

Bu yaz döneminde Beşiktaş’tan Almanya 2. Lig takımlarından RedBull Leipzig takımına 5 milyon Euro’ya transfer olan genç oyuncu Atınç Nukan, Türkiye Futbol Federasyonu'nun (TFF) aylık dergisi olan Tam Saha'ya açıklamalarda bulundu.
 
“BASAMAKLARI HIZLI ÇIKTIM”
12-13 yaşındayken Beşiktaş'a geldiğini belirten Nukan, “Beşiktaş kariyerim minik takım, yıldız takım, A Genç, PAF ve sonra da A takım olarak devam etti. Aslında çok hızlı bir gelişim oldu benim için. Basamakları hızlı çıktım” dedi.
 
“BİR ANDA HAYALLERİM GERÇEK OLDU”

O dönemde Beşiktaş’ı çalıştıran Mustafa Denizli’nin kendisini Fenerbahçe ile oynanan A2 maçında izlediğini söyleyen Atınç Nukan, “O maçtan sonra beni çok çabuk bir şekilde A takıma kazandırdı. A takımın idman saatiydi. Mustafa Hoca zaten PAF maçlarını takip ediyordu. O maçı izledikten sonra ertesi gün tesise geldiğimde A takımla idmana çıkacağım söylendi. Tabi çok büyük bir heyecan duydum. Çünkü 2-3 ay öncesinde Mecidiyeköy'den Fulya'ya yürürken bunun hayallerini kuruyordum. Bir anda hayallerim gerçek oldu. Sonra profesyonel sözleşme imzaladım. Sonra bir maçta oynama şansım oldu” şeklinde konuştu.
 
“SAMET HOCA GELDİ, UYUŞAMADIK”

Mustafa Denizli’nin kendisiyle özel olarak ilgilendiğini vurgulayan genç oyuncu, sözlerine şöyle devam etti:
 
“Çok güzel anlardı benim için. Şu an bile düşününce mutlu oluyorum. Çok kıymetli bir andı. 16 yaşında bir çocuktum ve Mustafa Hocam bana özel ilgi gösteriyordu. Bir de İnönü'de ilk sahaya çıktığım anı hiç unutmam. Bunu her yerde söylüyorum. Manisaspor maçında ilk kez sahaya çıkmıştım. 16 yaşında bir çocuk, 30 bin kişinin önüne çıkıyor. İnanılmaz bir atmosfer. Heyecan dorukta, çünkü çocuğum. Çok mutlu olmuştum, çok heyecanlanmıştım. İyi oynamıştım o maçta. Güzel geçmişti. 2-0 kazanmıştık maçı. Yenince, ben de iyi oynayınca dünyanın en mutlu insanı olmuştum. Hayatım bir anda değişmişti. Bernd Schuster zamanı geldi ve kampa gittik. Ama sonra A2'ye indim. Ara ara beni kadroya alıyordu. Sonra ikinci devre itibariyle tekrar A takımla idmana çıkmaya başladım. Kupa maçında oynadım da. Schuster de benimle çok ilgilendi sağolsun. Tayfur Hoca, Carlos Carvalhal dönemleri geldi. Bir dönem zorluklar da yaşadım Beşiktaş'ta. Sonuçta hak eden, çalışan her zaman hak ettiği yeri alıyor. Schuster ve Tayfur Havutçu dönemleri iyi geçti. Samet hoca geldi, uyuşamadık.”
 
“İMRENEREK BAKIYORSUNUZ ONLARA”
Guti, Quaresma, Fernandes gibi futbolcularla oynadığının hatırlatılması üzerine Atınç, “Hepsinden çok şey öğrendim. Onlar çok büyük yıldızlar. Real Madrid, Barcelona, Chelsea gibi takımlarda oynamış yıldızlar. Onlarla oynamak çok büyük bir şanstı benim için. Saha içinde değil, yaşam kalitesi, profesyonellik olarak onlardan çok şey öğrendim. Uyku düzeni, yemek, beslenme, idman sonrası rejenerasyon çalışmaları, dinlenmeleri, maçlardan önce yaptıklarından çok şey öğrendim. 18-19 yaşındaki bir çocuk; playstation'da oynadığı futbolcularla bir anda idmana çıkmaya başlıyor. Bu çok önemli bir şey. İmrenerek bakıyorsunuz onlara” ifadelerini kullandı.
 
“AVRUPA BENİ İZLİYORDU”
Sporting Lizbon'un kendisine talip olduğu ancak 'Beşiktaş'ta oynayacağım' diyerek gitmediğinin  doğru olup olmadığının sorulması üzerine genç oyuncu, "Evet doğru. Avrupa beni izliyordu. Sporting Lizbon'dan da böyle bir teklif oldu. Ama ben hiçbir zaman Beşiktaş'tan kopmak istemedim. Beşiktaş'ta yaşayacağım başarılar olacağına inanıyordum. Çünkü o zamanlar çok fazla kendimi gösterme şansı bulamamıştım. O yüzden kalmayı tercih ettim. Sonuçları kötü olsa bile… Ona rağmen yine de Beşiktaş'ta forma giyip kendimi gösterebilme fırsatı buldum. Üstelik bu maçların çoğu da sonradan oyuna girmelerdi. Sözleşmem bitiyordu. İyi bir performans gösterince de uzattım sözleşmemi. Hiçbir zaman da maddi, manevi hiçbir şey konuşmadım kulübümle. Çünkü orada olmak çok güzeldi. Sonrasında olaylar böyle gelişti” cevabını verdi.
 
“DOĞRU OLAN BİR YERE GİTMEM GEREKTİĞİNE KARAR VERDİM”
RedBull Leipzig takımına transfer kararının duygusal açıdan zor olduğunu söyleyen Nukan, “Çünkü yıllardır hedeflediğim yere sonunda gelmiştim. Ama ailem ve menajerimle oturup konuştum. Leipzig'in hocası beni çok etkiledi. İstanbul'a geldiklerinde benimle ilgili çok sayıda klasör ve bilgisayar sunumları hazırlamışlardı. Hem kendi kulüpleri hem de benimle ilgili olan detayları tek tek anlattılar bana. Teknik Direktör Ralf Rangnick ile çalışan Demba Ba aradı beni. Çünkü o da ilk başta Ralf Hocayla çalışmış. Benim açımdan oraya gitmemin çok daha iyi olacağını söyledi. Ben de iyice düşündüm, taşındım. Çok zordu ama mantıklı olarak kendi kariyerim için daha doğru olan bir yere gitmem gerektiğine karar verdim. Bu kararın daha iyi olacağını düşündüm. Bütün her şey değişiyor sonuçta. Tüm hayatını, arkadaşlarını, aileni bırakıyorsun. Yeni bir kariyer çok kolay bir karar değildi. Ama gittikten sonra gördüm. Her şey çok olumlu ve daha iyiydi. Maddi olarak da çok daha iyiydi. Çünkü ben çok az bir ücrete oynuyordum. Büyük bir patlama oldu benim için” şeklinde konuştu.
 
“BİR GÜN TÜRKİYE OLABİLİR, NEDEN OLMASIN”

"Bir gün Türkiye'ye geri döner misin?" Sorusuna Nukan, “Olabilir, neden olmasın? İlerleyen zamanlarda ne olur onu bilemiyorum. Beşiktaş'a da 'Asla dönmem' demiyorum tabii ki. Bir gün uygun şartlar oluşursa Beşiktaş'a da dönebilirim. Bu 2-3 sene sonra da olabilir, 10 sene sonra da olabilir, hiç olmayabilir de” dedi.